Sakın inanma!

“Kendinizin daha iyi bir versiyonu olmak” diye bir cümle var, bu new age akımların cümlesi ve dünyada salgın gibi insanlara “daha iyi versiyonunuz var” diyor. Aman dikkat, çok kasıtlı, tuzak cümlesi bu, yani demek istiyorlar ki; sen iyi değilsin! (hüküm veriyorlar, ahkam aşaması) ve daha iyi olmanın çaresi bizde (yani pazarlamacılar gibi, ne satıyorlarsa artık, diyorlar ki; bizim dediğimizi yap/ iç/ ye vs ve daha iyi ol, sanki bin yılı bir hap içince toparlayacak gibi) ve insan beyni o kadar kurnaz ve düzenbaz ki, seve isteye bu tuzağa düşüyor. Sanki bir cümleyi olumlama gibi söyleyecek, bir hareketi yapacak, 2 günlük hafta sonu kurslarına gidecek ve mucizeler olacak, yani emek yok.  (Evet birden olan şeyler var ama o oluş başka.)

Hüküm veriyorlar, iyi değilsin diyorlar, kanmayın buna çünkü mükemmellik yoktur bu hayatta, olan hal zaten mükemmeldir. Tam olan dünyada olmaz, tamamlanan dünyadan geçişini bitirendir ve insan eksik gediklidir ki böylece hayat devam eder. Yani eksikli hal mükemmel olandır. O zaman o eksikler başkaları tarafından tamamlanır, anahtar kilit gibi ve iletişim, hareket, emek, eylem olur. Olduğun hal neyse o iyidir.

Sadece vicdanı canlandır, hisset, merhameti hisset, saygıyı, sevgiyi, yaradılışın uyumunu, güzelliğini hisset ve bile isteye bir can-lıya zarar verme. Ve unutma her şey senin gibi can taşır, bir ağaç bir kuş gibi, bir taşın da toprağın da duvarın da canı vardır aslında, aman bunu fark et. Her şeyin CAN’ı vardır ve o can zaten tecelliyattır.

İyi hislerini artır, yapamadığını yapmaya çalış, yani irade, direnç, onu kullanmayı öğren, hayal et ve o hayal için emek ver. Emek verdiğin şey zamanı uygunsa gerçekleşir, bu biraz da ilahi düzenin hak edişiyle ilgilidir. Olmayanın zamanı olabilir, zorlama ama önce emek ver.

Çoğu zaman basit olan doğrudur aslında, eğer istiyorsan değişiklik basit görünen gerçekleri değiştir ve irade kullan, emek harca. Yanlışın olursa fark et, tekrar yoluna dön. Unutma yanlışlar olacaktır daima, bu hayatın gerçeği dualite denen ikilik, o yüzden kusursuzluk arama, bazen hata yap ama sadece toparlamayı unutma.

Kusurlu değilsin, mükemmel versiyon yalan (fiziken de öyle) sadece sana verilenin değerini bil, keyfini sür ve sende olanı paylaşmayı da bil. O zaman daha iyi olursun ve hayat güzel yaşanır.

Düşsen de kalk, batırsan da toplarla, aksasan da yürü, bazen dursan da daima ileri doğru yürü. İleri diyorum ama ileri geri de yok aslında, sadece bir şeyler yap, eylemsiz olma.

Ve şunu da unutma, emeksiz olan yok bu hayatta, etki tepki, emek ve zamanı gelince karma.

Sadece basit düşün aslında, patatesi, kıymayı, soğanı tezgaha koy bak mesela, sen onları kesip doğramasan, yıkayıp tencereye koymasan, yani emeğini vermezsen, ondan yemek olur mu sanırsın? Olmadığını bal gibi bilirsin. İşte tam da o yüzden isteklerin için emek harca, hayat karşılıksız bırakmaz asla. Haa bazen senin tezgaha bıraktığını bir başkası yemek yapıp sana sunar, bu bazen ödüldür, bazen de bedeli vardır ve o bedel ödenir mutlaka. İsteklerin varsa sen emek harca ve sevgiyle, gücün yettiğince ve olduğunca yap. Hayat basittir aslında, hepimizin aslının basit oluşu gibi.

Dolambaçlı olma, basit ol güzel ol bu hayatta.

Not: Fotoğraf Alper Tunga

IMG-20191116-WA0010