İYİ BİR ŞEYLER- kısım 2

Yıllar sonra, öğretmeninin yanında boyama yaparken hissettiği tatlı huzuru, Dudu hanımın yanında tekrar hisseder olmuştu. Dudu hanım, seksen iki yaşında emekli bir öğretmendi, gözleri az görüyor, zorlanarak yürüyordu. Az konuşan, prensipleri olan bir kadındı. Çalıştığı firma, işini iyi yaptığı ve uyumlu olduğu için Dudu hanıma onu göndermişti. Emine için onun her cümlesi şifa gibiydi, yanında kalbi huzur buluyor, içinde çocukluğundan kalan son ümit kıvılcımları yeniden canlanıyordu. Dün geceki gibi ağlasa da sanki Dudu hanımın içine attığı iyi tohumlar, kuytuda usulca büyüyordu.

* * *

Kapıyı açan Dudu hanımla kısa bir selamlaşmadan sonra temizliğe başladı. Öğleye doğru her zamanki saatte mola verdi. Bir saat süren çay molasında sessizce bir iki lokma atıştırdıktan sonra, eline aldığı kitabı kaldığı yerden sesli okumaya başladı, Dudu hanım onu dinliyordu.

İlk gittiği hafta kitap dolabının tozunu alırken, köyde okumayı öğrendiğini ama şimdi zorlandığını söylemişti. Dudu hanım: “Okuma pratik yapmakla olur. Gözlerimden dolayı artık okuyamıyorum, eğer istersen her geldiğinde bana kitap oku, hem bana iyi gelir hem sen okumanı geliştirirsin” demişti.

Emine heyecanla, “Olur, okurum” dedi. Biraz durup ekledi, “Hangisini okuyayım?”

Dudu hanım: “Şu alt sırada romanlar var, onlardan birini seç” dedi.

Emine: “Hangisini?”

Dudu hanım: “Sen seç.”

Emine: “Kitap nasıl seçilir ki?”

Dudu hanım gülümsedi: “Kahvemi içerken, alt sıradaki kitaplara bir bak, hangisi seni çekerse onu al.”

* * *

Dudu hanım içeri girdiğinde Emine elindeki kitaba sevgiyle dokunuyor, arada sayfalarını kokluyordu. Seçtiği iri harflerle basılmış, bir bilim kadınının hayatını anlatan altı yüz sayfalık bir romandı. Hemen kitaplığın yanındaki koltuklara oturup okumaya başladılar. Emine o gün, bir saat boyunca çat pat okuyup, sonra kaldığı yerden temizliğe devam etmişti. Bir yandan da romandaki kadının hayatını sıfırdan kurma çabasını düşünmüştü. Sonrasında Dudu hanıma her gelişinde kitap okumaya devam etti, ikisi de bundan çok memnundu.

* * *

O gün yine öğle molasında kitabın sayfasını açtı, artık daha düzgün okuyordu. Okuma saati bitince kalan işlerini toparladı. Çıkmak üzereyken Dudu hanım: “Boyama yapmayı sevdiğini söylemiştin, sizin semtin belediyesinde kumaş boyama işini öğrenecek birini arıyorlarmış, ilgilenir misin?” dedi.

Emine’nin gözleri ışıldadı: “Kumaş boyamak, kağıda boyamak gibi mi?”

Dudu hanım: “Kumaşa desen çizmeyi öğreneceksin. Sanatı öğrenirsen, hayalindeki çiçekleri çizersin.”

Emine heyecanla: “Olur çizerim” dedi. Birden durdu: “Ama nasıl giderim? Git demezler ki.”

Dudu hanım: “Öğrencim Fitnat’ı arayıp söyleyeyim, yarın konuşmaya gidersin.”

Emine: “İzin vermezler, eve para götürmem lazım.”

Dudu hanım: “İlerde sanatı öğrenince yaptığın işin ücretini alırsın.”

Emine: “Keşke gitsem, keşke” dedi.

Dudu hanım: “Keşkelerle hayat düzelmez, bir yerlerden başlamazsan iyi şeyler olmaz.”

Emine’nin iki sözünden biri  ‘İzin vermezler, göndermezler’ olmuştu. Dudu hanım önce duymazlıktan geldi, sonra “Sen bilirsin ama iyi düşün” dedi. Çıkmadan Dudu hanım öğrencisini aradı: “Fitnat yavrum, sana bahsetmiştim Emine’den, yarın gelsin mi? Tamam söylerim, sağ ol yavrum.”

Emine konuşmayı sessizce dinledi, içi heyecanla kıpır kıpırdı. Çıkmadan, çok teşekkür edip, “Yarın giderim ama bizimkiler ne der?” dedi.

Dudu hanım: “İnsan gönlünün isteklerinde sağlam durursa kimse bir şey diyemez. Oraya zanaat öğrenmeye gideceksin, bu bir fırsat, yine de sen bilirsin. Fitnat işi öğrenince aylık yaptığın iş başına ücret alacağını söyledi. Boş günlerin olursa yine bana gelirsin, daha okunacak çok kitabımız var unutma” deyip gülümsedi. Emine hala huzursuzdu, izin vermeyeceklerinden korkuyordu çünkü ailenin kadınlarına sadece temizliğe gitme izni vardı.

Dudu hanım: “İyi düşün, önüne gelen fırsatları görmezsen hayat değişmez. Ayrıca yeteneği olan şeyleri yapmak, insanın hayata borcudur” dedi.

Emine: “Kayınlarım, beyim, kaynanam git demez.”

Dudu hanım: “Kendi için gayret etmeyene kimse bir şey yapamaz, iyi düşün” dedi.

* * *

(Devam edecek- kısa öykü- deneme)

Aydek S Özdemir

2 thoughts on “İYİ BİR ŞEYLER- kısım 2

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s