Ben ve Ketu

Ketu: O iş öyle olmaz Aydek canım, her ne diyorsan o dediklerini yapmaya önce kendinden başla. Hiç unutma hem de hiç, önce kendin. Zaten başka bir şey yapman gerekmez.

Sen kendini motive et önce, önce sen sakin bir deniz ol, önce sen ışık ol, önce sen gerçeği bil, önce sen mesut ol. Hepsi bu kadar işte.

Bu bir süreklilik, hiç bitmeyen başlangıcı sonu olmayan, işte o yüzden dünya tecrübenize yolda olmak denir ya, hani başı sonu olmayan yollar olur ya, o yol nerden başladı bilmezsin. Yolun bir yerine seni bırakırlar. Yapabildiğin kadar gidersin. Bu yolun ne kadarını gideceğin tamamen sana bağlıdır, bilmezsin. Hep dışarıdan, görünen ve görünmeyenden müdahale edildiğini sanırsın. Oysa yalan bu. Sen sadece kendine müdahale edilmesine izin verirsin. İstersen müdahale ederler, istemezsen etmezler. Her şey sende başlar ve sende sürer.

Bu neden böyledir biliyor musun Aydek?

Ben: Neden?

Ketu: Çünkü bir şey yok aslında. Anlamak istemediğiniz bu. Bu bir kurgu ve içinde siz. Hani gerçekten bir oyun oynarsın ya, mesela yakar top. Oyunu eğer istersen keyifle oynarsın. Tüm coşkunla oynarsın güle oynaya, ne olacak sanki oyun işte. Oyun keyifle oynanabilir, hem çok ciddi katılırsın yakar topa hem bir yanın bunun oyun olduğunu bilir. Oyundur bu aslında. Yani keyifli bir ciddiyetle oynayabilirsin.  KEYİFLİ BİR CİDDİYET.

Bazense oynar gibi yaparsın veya oyuna katılmışsındır ama sanki biri seni zorlamış gibi isteksiz oynarsın yani oynarsında yüzün hiç gülmez. Veya korkarsın kenarda beklersin, sanki ne olabilir, neden korkarsın? Yakar top işte, en fazla top çarpar sana, yanarsın, hemen oyun dışı kalmazsın. Bir sürü hakkın olur, yani seçimlerin, en olmadı dersen ve istersen oyun dışı kalırsın. Ne olacak sanki oyun bu işte.  Yalnız unutma, CİDDİ BİR OYUN. Bu oyunun içinde olmak, olan için bir şans. Şanslı olduğunuzu bilin hepinizde.

Her gün ve her gün Aydek, bir fırsat var anlayana. Ne kadar yanlış şey yapmış olsan da, tekrar kalk ve dene.

Olmadı mı? Bir daha dene. Yine dene. Önce kendini motive et Aydek. Önce sen mutlu ol.

Bunun ne demek olduğunu şimdi tam anlamıyorsun belki, önce sen, her daim önce sen.

Sonra bir an gelir ki, o anda, sen ve ben, önce sonra olmaz. Orda sadece döngüye katkı olur. Bir şeyler yaparsan ve devran döner. Bu işte.

Hepsinden önce sen Aydek, bu işte.

Yılma, bıkma her günün doğmaktan bıkmaması gibi işte. Her sabaha tekrar doğ. Her sabahı tekrar sev. Her gün kendine hizmet et önce. Aracılık ettiğin ruha hizmet et. Kendine yaptığın her güzellik, ruhuna yaptığın güzellik demek. Ruhuna yaptığın her güzel katkı döngüye katkın demek. Döngüye katkın yaratılışa katkın demek.

Önce sen Aydek.

Bıkma yılma her an önce kendini motive et. Her anın fırsatlarını gör. Önce sen gör, sonra gösterirsin isteyene.

Her an yıkılıp tekrar yapılan var ya, işte onu gör. Her an tekrar yık ve yap sende. Sonsuz kere hem de. Sınırın yok çünkü.

İyi düşün Aydek, iyi şeyler yap, kendini hep yüreklendir. Olduğunun en iyisi ol. Mutlu ol, keyifli ol. Hepsi şimdilik bu işte. Nasıl yaparsan yap mutlu ol.

Her günde mutluluk üretmeyi bil. Olmadı mı? Tekrar dene, bir daha yap. Mutluluk üretmenin yolunu bul. Tek keşfetmen gereken bu aslında.

Anlasana başka gerçek yok. Şimdilik tek gerçek bu işte, iyi ol Aydek, hepsi bu işte.

Ben: Tamam.

Ketu: Mutlu yıllar Aydek…

Ben: Sağol Ketu, sana da mutlu sonsuzluklar.

Ketu: 🙂 🙂  sana da MUTLU SONSUZLUKLAR Aydek…

nevruzatesi

4 thoughts on “Ben ve Ketu

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s