Ve bazen en güvendiğin insanlar, sana değer verdiğini söyler ama başkalarının seni incitmesine izin verir. Bence değer bu değil. Değer yokmuş ki acı çekmene izin verir.
Yazar: Aydek Sultan Özdemir
Vicdan..
Bazı insanlar, sizi acıtınca mutlu olacağını sanır, oysa bu mümkün değil. Birinde ah bırakarak mutlu olunmaz. O yüzden adaletin terazisi her zaman kalptir, adına vicdan denir.
Geçecek..
Belki çok zor bir haftaydı, belki de yarası derin, yine de geçecek hepsi. Çünkü bu dünya hayatı içinde neler geçmedi ki? Mutlaka geçecek ve değiştirecek seni, sadece biraz sabır gerekli zamanın geçişine.
Olduğun gibi..
Sevilmek için değişmene gerek yok. Hiç kimse sana mecbur değil, iyi veya kötü şekilde bir gün hayatından gidebilir. Ve bir gün sende birilerinden gidebilirsin ama mümkünse iyi git.
İnsan..
En yakınındakiler dahil, insanı tanıdığını sanırsın, oysa sadece sana gösterdikleri yüzlerini bilirsin. Bu her zaman böyledir. Oysa insanın bin bir türlü hali var, birini bilsen, diğerini bilemezsin.
Netice, insanın farklı yüzünü görünce şaşırma, zamanla isterse düzelir. Senin için önemli olan, insanın bu hallerini bilerek tedbirli olman, yani yüzde yüz güvenme. Unutma, adı üstünde insan, nisyanla malul, yapar unutur, değişir unutur. Yapacak bir şey yok, yaradılışı böyle. İnsan olma yolculuğunda bunu bilerek ilerle.
Sadece bir gün..
Bunlar hayatın küçük dertleri, en fazla bir gün üzülmeye değer. O gün ağla, tansiyonun yükselsin ya da düşsün, beden kimyan bozulsun, şekerin insin veya çıksın, oluru var ama en fazla bir gün, unutma. Çünkü can sağlığı varsa daha fazlası değmez, küçük şeyler için kendini yıpratmaya.
Sakin..
Dik ve sakin yürü, keyifli adımlarla dolaş dünyayı.
Bırak açık kalsın..
Her şeyin de ucu kapanmak zorunda değil, bırak bazıları da açık kalsın.
Affetmek..
Neyi affedeceğim, cahilin cahilliğini, kötünün kötülüğünü mü? Hayır, asla. Azıcık insan olsalardı.
Af geçen hanı mıyım? Hayır, asla.
Evet neden affedelim kötülük yapanı? Ve ama işte tıpkı tasavvuftaki dört kapı misali, neticede, düşününce, her şey benden bana, senden sana bu alemde.
İşte son kapıda denildiği gibi, senden başka kimse yok alanında, her şey senden sana, benden bana, ne affedecek ne affedilecek var öyle bir alanda.
Tabi oraya kadar, af falan yok kötüye, sadece uzaklaşmak var, yapabiliyorsan haddini bildirmek var.
Kendine iyilik yapmak için böyle bir olayın sonrasında olanın hikmetine bakarsan bunu aşabilirsin, bu seni neden etkiledi, sana neyi gösterdi, neyi öğretti?
Bunu yaşananı kendine yük yapmamak için yapmalısın. Öğrenmen gerekeni görüp, devam etmelisin.
Mesela ben yaşadığım böyle bir anıda düşününce, gösterdiğim sabıra şaşırdım, çok sabretmiştim, sabrımın nedenlerinden biri cesaretsizliğimdi, anladım. Bunu anladığımda kendimden özür diledim, sabretmem gerekmezmiş, sabrın manası çok daha başkaymış, öğrendim. Ve tekrar anladım ki, asıl olarak ben ve ben varım yolumda. Bazen ben ve eşlik edenlerim var.
Netice sen ve sen varsın hayat yolunda, her şey senden sana, benden bana.
Geçitsiz..
Korku, korkutmak, günümüz dünyasının en büyük silahı. Konu ne olursa olsun buna izin verme!